İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | fool around f. | oyalanmak | ||
Stop fooling around. Etrafta oyalanmayı bırak! More Sentences |
||||
Genel | fool around f. | dalgasına bakmak | ||
Genel | fool around f. | abesle iştigal etmek | ||
Genel | fool around f. | siftinmek | ||
Genel | fool around f. | aylak aylak dolaşmak | ||
Genel | fool around f. | zaman harcamak | ||
Genel | fool around f. | tembellik etmek | ||
Genel | fool around f. | abesle uğraşmak | ||
Genel | fool around f. | at koşturmak | ||
Genel | fool around f. | şakalaşmak | ||
Genel | fool around f. | çevresine şakalar yapmak | ||
Genel | fool around f. | maskaralık etmek | ||
Genel | fool around f. | vaktini boşa geçirmek | ||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | fool around f. | takılmak | ||
Konuşma Dili | fool around f. | kaçamak yapmak | ||
Konuşma Dili | fool around f. | cinsel ilişkiye dayalı bir ilişkisi olmak | ||
Idioms | ||||
Deyim | fool around f. | aylaklık etmek |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | fool around with (something) f. | (bir şeyle) oynamak | ||
It's dangerous to fool around with electricity. Elektrikle oynamak tehlikelidir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | fool around with f. | ile oynamak | ||
Genel | fool around with f. | bir hobi olarak (bir şey) ile ilgilenmek | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | fool around with (someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) oyalanmak | ||
Öbek Fiiller | fool around with (someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) zaman harcamak/öldürmek | ||
Öbek Fiiller | fool around with (someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) vaktini boşa geçirmek | ||
Öbek Fiiller | fool around with (something) f. | (bir şeyi) kurcalamak | ||
Öbek Fiiller | fool around with (someone) f. | (biriyle) takılmak | ||
Öbek Fiiller | fool around with (someone) f. | (biriyle) kaçamak yapmak | ||
Öbek Fiiller | fool around with (someone) f. | (biriyle) cinsel ilişkiye dayalı bir ilişkisi olmak |